14 Nisan 2012 Cumartesi

GECE (2)

-2000 yılı yazılarından (bloknot)




Köpek sesleridir gecenin musikisini oluşturan...

...ve bir de rüzgardır ona ruh veren...

Elbette ağaçlar da bu gece senfonisinde

yerini almıştır...

Rüzgarın her uğultusu, zamanın pencereme

vurduğu geçmişin tıklamalarıdır sanki...

Gece, rüzgar.... ve sen!

Sen şimdilerde, yalnızca rüzgarlı bir

gecede beni ziyaret eden hayaletimsin...

Uykulu gözlerim ve zihnimle tüm seslerin

uyuduğu bu saatlerde senin sesini duyar.... Seni görürüm...

Sen belki en güzel rüyalarla koyun koyuna

yatarken, ben... En acı rüzgarlara penceremin

önünde göğüs germedeyim...

Gecenin tüm seslerini karşısına almış bu

yürekten bihabersin...

Ve ben bunu bir türlü anlatamam sana...

Aslında her gece rüzgara fısıldarım tüm

hislerimi ama rüzgar senin pencerene ulaştığında

artık o ses benim sesim değildir...

ve zaten senin ruhun da uyanana dek

orada da değildir...

o yüzden hiç bilemedin beni... Sen

beni bilseydin, benim seni bilmemden

öteye geçebilirdin... En azından pencereni

açabilirdin sesimi taşıyan rüzgara...


Hangi rüzgarlar ulaşır pencerene, bilmiyorum...

Kuzey rüzgarlarıdır muhakkak, bir kuzeylinin sözlerini taşıyan...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder